Biden Çekildi! Şimdi Seçimi Kim Kazanacak?

tarafından Editöryal

ABD Başkanı Joe Biden’ın Trump ile yaptığı başkanlık tartışması, yeniden aday olması konusunda büyük soru işaretlerini beraberinde getirdi. Biden’ın tartışma esnasında ve sonrasında kendisini ifade etmekte zorlanması ve isimleri karıştırması, ikinci bir dönem başkanlık yapamayacağı konusunda algıları güçlendirdi. Özellikle son dönemde Trump’ın kıl payı kendisine yapılan suikasttan kurtulması ve birlikte yarışacağı ismi açıklaması, medyanın cumhuriyetçiler lehine domine edilmesi endişeleri zirveye taşıdı.

Cumhuriyetçi Parti kongresinde Trump’a karşı yarışan Ron DeSantis ve Nikki Haley gibi isimler bile destek konuşması yapıp, partiyi Trump etrafında birleştirdiler. Diğer taraftan, demokratlar ciddi bir bölünmüşlük ve moral bozukluğu içerisinde kendilerine nasıl bu noktaya geldiklerini soruyordu.

Demokrat Parti içerisinde önce bazı senatörlerin Biden’ın adaylığını sorguladıkları konuşuldu. Sonra partinin en önde gelen isimlerinden Nancy Pelosi’nin, Biden yüzünden partinin ciddi kayıplar yaşamasından endişe duyduğu söylendi. Obama’nın, Biden’ın kazanma şansının düşük olduğuna dair yaklaşımı ile ilgili söylentiler, Demokrat Parti’nin önde gelenlerinin Biden’ın çekilmesi yönünde beklentisini ortaya koydu. Biden’ın çekilmesine dair yapılan çağrılar sadece Beyaz Saray’ın kaybedilmemesi için değil; Trump’ın oluşturacağı güçlü bir dalga, Kongre’de Cumhuriyetçilerin ciddi kazanımlar elde etmesi sonucunu doğuracak. Bu da birçok Demokrat üyenin koltuğunu kaybetmesi anlamına geliyor.

Diğer taraftan medyanın da önemli bir etkisi olduğu söylenebilir. CNN’de daha tartışma sonunda birçok uzman Biden’ın çekilmesi gerektiğini savundu. Yine liberal medyanın önemli bir kalesi olan The New York Times hemen her gün Biden’a çekilme çağrısı yaptı. Bu şartlarda Biden’ın yarışı sürdürmesi durumunda Demokrat Parti’nin kazanma olasılığı riske girmeye başladı. Sonunda Biden tabloyu doğru okudu. Yardımcısı Kamala Harris’i desteklediğini açıklayan Biden, başkanlık dönemi bitene kadar görevine odaklanacağını belirtti.

Biden’ın yarıştan çekilmesi, takdiri hak eden büyük bir adım olarak yorumlanıyor. Önseçimler tamamlandıktan sonra Biden’ı kendisinden başka kimse çekilmeye zorlayamazdı. Parti kongresi sonrası ise seçimi Trump’a kaybetmeme adına birçok eleştiri gündeme getirilmeyecek ve partililer Biden’ın kaybetmesine dair endişelerini sineye çekmek durumunda kalacaktı. Ancak Biden, rakibi Trump’ın asla yapmayacağı bir adım atarak partisine yeni bir yol çizme şansı verdi.

                     Biden Yerine Gelecek Aday

Demokrat Parti, önseçim kazanmadan Başkan Yardımcısı olan Kamala Harris’in doğrudan Başkan adayı olmasını istemiyor. Dolayısıyla, Kamala Harris’in aday olmak için sahneye çıkarak bir mücadele içerisine girmesi ve bu mücadeleyi kazanması isteniyor. Kendisi konuyla ilgili yaptığı açıklamada, partinin resmi adaylığının doğrudan hakkı olmadığını, bu adaylığı ancak kendi çabalarıyla kazanabileceğini belirtti. Bu noktadan sonra, çekilen bir başkanın yerine adayın nasıl belirleneceğine dair net bir yol haritası bulunmuyor. Bazıları mini bir önseçim önerirken, bazıları doğrudan delegelerin parti kongresinde seçimi yapması yönünde fikir ortaya koyuyor.

Burada, Demokrat Partilileri zorlayan iki önemli öncelik var. Bunlardan birincisi, bir an önce adaylarını ortaya çıkarıp, adayın halk nezdindeki popülerliğini artırmak. İkincisi ise, sürecin tartışmaları derinleştirerek partiyi bölüp kutuplaştırmamak. Bu iki ciddi baskı, partiyi başkan yardımcısı etrafında toplanma seçeneğine doğru itiyor. Bu nedenle, birçok önde gelen partili şimdiden Kamala Harris’e desteklerini açıkladı.

Üstelik Joe Biden’ın seçim kampanyasını yürüten ekip ve topladığı seçim bağışları da Harris’e miras kalacağı için, diğer adayların Harris’i bu süreçte yenmesi pek de kolay görünmüyor. Buna rağmen, West Virginia Senatörü Joe Manchin, halihazırda bağımsız olarak kayıtlı olmasına rağmen Demokrat Parti’ye geçip aday olma isteğini ortaya koydu. Ayrıca ünlü yazar Marianne Williamson da benzer bir açıklama yaptı. Ancak sonradan partiye katılacak bir aday ile daha önce ön seçimlere katılmış ve parlak bir performans ortaya koyamamış bir diğer kişinin Harris’i fazla zorlayamayacağını söyleyebiliriz.

Buna karşın  daha güçlü rakipler olarak ortaya çıkabilecek California ve Pennsylvania Valileri Gavin Newsom ve Josh Shapiro, Harris’e desteklerini açıkladılar. Asıl herkesin hayalindeki aday olan Barack Obama’nın eşi Michelle Obama ise bu yönde bir adım atacağına dair bir açıklamada bulunmadı. Michelle Obama, anketlerde Trump’ın çok önünde görünüyor ama siyasete mesafeli duruyor.

                    Harris Aday Olurs

Harris’in aday olması durumunda, Biden yönetiminin başarılarını ve hatalarını da miras olarak alacak. Ancak kamuoyu anketlerine bakılacak olursa, Harris Biden’dan çok aşağıda bir aday değil. Harris, kamuoyu yoklamalarında Biden’a yakın destek alıyor ve son zamanlarda bu rakamlar Biden’dan birkaç puan daha fazla. Örneğin, 19 Temmuz’da yapılan CBC News anketine göre, Trump yüzde 52 destek alırken, Biden yüzde 47’de kalıyor. Buna karşın, aynı ankette Harris yüzde 48 alırken, Trump yüzde 51 destek görüyor. Reuters/Ipsos’un 16 Temmuz’da yaptığı ankete göre, Trump yüzde 43’e 41 Biden’ın önünde iken, Harris ile yüzde 44 ile aynı desteği görüyor. Bu rakamlar, Biden ile somut bir farka işaret etmese de, Harris’in Biden’dan farklı olarak desteği artırma potansiyeli olması önemli bir fark.

Cumhuriyetçi Parti’nin propagandasını aşırı yaşlı bir adaya karşı kurgulaması da Trump aleyhinde bir gelişme olarak kaydedilebilir. Çünkü Harris’in karşısında yaşlı aday kendisi oluyor. Bütün bu söylenenlerle beraber, Harris henüz Trump ve Biden ağırlığına sahip bir figür değil. Kamala Harris’in bu süreçte güçlü bir imaj inşa etmesi gerekiyor. Örneğin, Harris bir kadın olarak kürtaj meselesinin savaşçısı olarak kendisini lanse edebilir. Bu kritik konu, seçmenleri harekete geçirme potansiyeline sahip. Ayrıca, Harris Trump’ın seçtiği başkan yardımcısı adayını bilerek kendi yarış arkadaşını seçecek. Bu da Harris’in daha iyi bir yardımcı seçmesi için avantaj sağlıyor.

Sonuç olarak, her iki parti de çok yakın oy desteğine sahip. Hangi aday kendi seçmenlerinde daha ciddi bir destek oluşturur ve sandığa götürmeyi başarırsa, o aday seçimi kazanacaktır. Harris, Trump’a karşı her kesimin etrafında toplanabileceği bir imaj oluşturursa, ciddi bir desteğe ulaşabilir. Seçmende bir heyecan yaratabilirse, Biden ve Trump arasında kalmaktan şikayet eden seçmenlere bir adres olabilir. 

İlgili Yazılar Özel Metin

Fatih Global, politika, diplomasi, toplum ve ekonomi üzerine derinlemesine analizler ve köşe yazıları sunar. Türkiye’nin hem iç politikasını hem de dış ilişkilerini ele alarak, ülkenin stratejik önemini vurgularken, aynı zamanda küresel meseleleri de kapsamlı bir şekilde işler. Ana odak noktamız Türkiye olmakla birlikte, uluslararası ilişkilere geniş bir bakış açısı sunmayı hedefliyoruz.

Bizi Takip Edin!

Are you sure want to unlock this post?
Unlock left : 0
Are you sure want to cancel subscription?
-
00:00
00:00
Update Required Flash plugin
-
00:00
00:00